Antalya trafiğinde öğle sıcağında, gölgelenmemiş camlardan gelen güneş içeriye saplanırken, dolmuşta her koltuk doluydu. Ayakta duruyordum. Sırtımı cama yasladım. Bir sonraki durakta o bindi. Üstü sade, teni parlaktı. Yüzü değil, girişiyle ilgimi çekti. Bir bakışıyla bile ortamın enerjisi değişti. Dolmuş sanki daha yavaş ilerlemeye başladı. O an biliyordum, o sıradan biri değildi. Gerçek bir Antalya Escort ile aynı alandaydım.
Kendine güveni vücudundan akıyordu. Kalabalıkta bana doğru sokulurken, sesi bile yoktu ama teni konuşuyordu. Hafifçe omzuma değdiğinde, gözlerini kaçırmadı. O temasla birlikte bir asi escort hissi içimi yaktı. Çevremizde onlarca kişi vardı ama ben yalnızca onu fark ediyordum. Bedeniyle değil, duruşuyla meydan okuyordu. Onunla göz göze geldiğimde, tüm şehir sessizleşti.
Bir sonraki virajda aniden dengesini kaybetmiş gibi yapıp kucağıma oturdu. Kısık sesle “çok kalabalık” dedi, ama gülümserken alaycıydı. Bu, açıkça bir oyundu. Yaramaz escort olmak onun doğasında vardı. Kalçalarının baskısıyla hızlanan nabzım, onun oyununda bir parçaya dönüşmüştü. Dışarıdan bakıldığında sıradan bir yolculuktu; içimizdeyse çoktan yasaklar delinmişti.
Durakta birlikte indik. Sıcakta kaldırımlarda yürürken ter damlaları yanaklarından süzülüyordu. “Yönünü ben seçerim,” dedi ve dar bir sokağa saparak beni peşine aldı. Duvarlara yaslandık, konuşmadan. Sadece bakışlar ve kısa nefesler… Oradaki birkaç dakika bile her şeyi anlattı. Onun yanında olmak, sabit bir yolculuğa değil, kural tanımayan bir akışa dahildi. Bu kadın, baştan sona aykırı escort kimliğini yaşıyordu. Geleneklerin, ritmin, beklentinin dışında bir yerden konuşuyordu.
Birkaç dakika sonra sokağın sonundan sessizce çıkarken ne ben bir şey sordum, ne o bir şey söyledi. Ama bedene kazınan bu temas, Antalya’nın gündüz trafiği kadar yoğun bir iz bıraktı. Antalya Escort ile tanışmak, öğle sıcağında zamanın kırıldığı bir andı. Asi, yaramaz ve aykırı kelimelerinin vücut bulmuş haliyle.
